11 Şubat 2013 Pazartesi

Childhood memories....


 Bu neydi ? Neden bizde yok tu? Şu rafta duran ahşap atlardan bahsediyorum. Çok severdim. Sanki aynı atın siyahı da vardı. En net hatırladığım halamlar da vardı. Ve gereksiz bir şekilde acayip çekinirdim dokunamazdım. Yanımda kimse yokken bile dokunmayı düşünürdüm ama bir türlü dokunamazdım.
Sonra hiç ummadığım kel alaka evlerde tanıdıklarda senelerce karşıma çıktı. Hep sevdim hep hasrettim. BİZ DE YOKTUUUU. Bu İsveçli Dalarnalı Dalecarlian At neden herkeslerde vardı da biz de yoktu? Belki de oralarda yaşayan akrabalar getirirdi ev hediyesi diye. Bizim yok tu işte.

Çocukluk hatıraları ne komik ....gerekli gereksiz bir sürü şey tutarken bazen öyle birşeyi hatırlamıyor ki insan ebeveynini kırabiliyor ... Sadece hatırlamadığı için.



Şimdi bakıyorum da çok kitch geliyor. Ama olsun okadar sevmişim ki yine de bu gün bulsam sahip olmak isterim sanki. Sonun da benim de olsun derim : ))
Şu unutulmayan hatıralar çok önemli. Madem bizim çocukluk dönemimiz geride kaldı ve hatıralar çoktaaan oluştu o zaman şimdi kendi çocuklarımızın hatıralarını yazmak en önemli görevimiz. O hatıralar ki ileride 70-80 yaşına gelinince bile anlatılıcak olan........ İyi yazmak ve yaşatmak lazım. Hatıralar önemli hem de çok.

Hayatı boyunca hatıralarını kamufle edip 95 yaşında içindekileri kusan tanıdığım var. Ve hatta dalga geçiyorduk "öbür tarafta suratına bakmıyacaklar dedikodu yapma" diye. Haklıydı , anlatırken tekrar tekrar yaşıyordu hep bir kenarında tutmuş senelerce gizlemiş ama artık yeter demiş ti. İçini döküyordu. Ben dinlerken hem hak veriyordum hem de bunca zaman nasıl olmuş ta sabretmiş hiç bunlardan bahsetmemiş diye şaşırıyordum. O sıkılmadan anlatmaya başlamıştı , daha önce anlatmış olduğunu unutup tekrar tekrar aynı acıyı yaşayarak.......... Hatıra işte dönüp dolaşıp ummadık bir yerden çıkıveriyor. Bu arada sakın yanlış anlamayın , yazarken bir anda fark ettim de o hatıralar öyle gerçek acı veya çok fena şeyler değil sadece çocukluk hatıraları aslında hiç önemi olmayan ama sahibi tarafından hiç unutulmayan ufacık çocukluk hikayeleri benim şu çirkin at misali.

Kimseden sorumlu değilim ben "ANNE" olarak başka bir hikayeyim. Benim bırakacağım anılar başka ........ Umarım hep doğru hep eğlenceli ve hep iyi anılırım. Aslında umarım tüm ebeveynler hep böyle anılır. Çocuklar unutur yada anlamaz derler di eskiler ........... Ama çok yanlış çocuklar asla unutmaz keşke bu gerçeği de büyükler asla unutmasa.....
Şu çirkin at bana neler kusturdu şimdi. Çocukluğumda dokunamadığım çirkin ata bak sen..................
Unutmamak üzere.............

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder