10 Nisan 2012 Salı

Özür........

İki tane özür borçluyum. Birincisi bu güzel hareket yapılırken , ben mutlaka katılacağım lambaları kapatacağım demişken ..................Unuttum ve uzun zamandır seyretmeye çalıştığım bir filmi yakaladım ve ağlaya ağlaya onu seyrettim. Şimdi bu harika harekete katılamamış olmaktan utansamda....  Film süperdi "Beni unutma" mutlaka izlenmeli denilen filmlerden bence. Görüntü , ışık , oyunculuk , mekanlar hepsi hepsi çok güzel. Özer Kızıltan yönettiği bu filmi seyredin derim.

Şimdi gelelim ikinci özürümeeeeee .Green peace destekçisi olarak geçinen ben seninki kaç cm. i ilk imzalayan bennnnn bu hafta sonu bir balık yedim ki.........Ne kadar özür dilesem olmaz yetmez.
Mezgit istedim. Benim bildiğim mezgit levrek kadar flatosu çıkarıldıktan sonra kocaman gelen ve hatta genelde yarım balık yenilen bu balıkkkkkkk işte bana tan istavrit gibi 10-12 tane geldi boyları mı ? Hiç sormayınnnnnn 10 - 12 cm. İçim cızladı kesin yasak bu dedim ama ama işte olan da orada oldu. Zorlanarak ta olsa kızımın da baskısıyla yedim. Kızım durmadan    "anne nasıl olsa ölmüş pişmiş ye gitsin derken ekliyordu hem zaten belki deniz de daha büyük balıklar yiyecektiiiii"
Ben çok kızdım ama olmadı işte yedim gitti. Bu arada bir şey öğrendim meğer Karadeniz mezgiti böyle ufak olurmuş yani yasak olmaya da bilir. Ama kendime söz verdim bir daha bu gibi şüpheli tabak gelirse önüme geri yollayıp mekanı şikayet edeceğim. Heeee unutmadan geçmiyeyim benim bu balıkçı pppeeeekkkk meşhurmuş da biz ilk gittik. "Sayın başbakan"ımızın sevdiği bir yermiş . Ehh ben de bunları bilme duygusu otomatikman "boşverrrrrr şikayet etsen hiç bir şey olmaz" duygusunu geliştirdi.
Diyeceğim şu ki ben ettim siz etmeyin. Ben bir daha affetmeme sözü verdim nasıl olsa. ................ : )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder